Sinop’ta 10 ay önce boynundan aldığı darbe nedeniyle felç kalan 31 yaşındaki İzzet Bilal Cısdık, gördüğü tedavi sayesinde destekle yürümeye başladı.
Boyabat ilçesinde ocak ayında evindeki banyoda düşen ve boynundan darbe alan Cısdık, uyandığında kendisini hastanede buldu.
Çekilen tomografi ve MR sonucu boyun bölgesi omurga içi kanama şüphesiyle ameliyata alınan İzzet Bilal Cısdık, ameliyat sonrası omurilik sıvısı iltihabı sebebi ile menenjit oldu.
Üç ay boyunca yoğun bakımda tedavi gören Cısdık, hastanede kendine geldiğinde 20 kilo verdiğini ve boynundan aşağısını hissetmediğini fark etti.
Yatalak olarak Samsun’daki bir fizik tedavi hastanesine getirilen Cısdık, ümitlerini yitirdiği bir anda gördüğü tedavi ile yeniden hayata tutundu.
Bekar olan ve yaşadığı kazadan önce ticaretle uğraşan Cısdık, geri kalan hayatını yatalak olarak geçireceği için büyük üzüntü yaşadığını söyledi.
“HASTANEYE GELDİĞİMDE EKLEM AĞRILARIMDAN DOLAYI FİZİK TEDAVİSİNİ REDDETTİM”
İçinde bulunduğu durumu kabullendiğini ve umutlarını yitirdiğini anlatan Cısdık şöyle konuştu: “Fizik tedavi almak için bu hastaneye geldiğimde eklem ağrılarımdan dolayı bu tedaviyi reddettim. Bu süreçte doktor arkadaşlarımız beni motive etti. Ben kabullenmiştim, bu halde yaşarım diyordum. Doktorlar da ‘İleride bize dua edeceksin, şimdi dayanmalısın.’ diyerek beni motive ettiler. Geldiğimiz son noktada ise gördüğünüz gibi her şey yolunda gidiyor ve inşallah daha iyi olacak.”
Cısdık, tedavi sonrası tek kişinin yardımı ile yürüyebildiğini, oturma dengesinin olduğunu, el ve ayaklarını hareket ettirebildiğini vurgulayarak gelecekle ilgili artık umutları olduğunu dile getirdi.
“HEM KLASİK MANUEL FİZİK TEDAVİ HEM DE ROBOTİK TEDAVİYİ AYNI ANDA KULLANDIK”
Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Halil İbrahim Bekdemir, hastanın fizik tedaviye geldiğinde eklemlerini açmakta güçsüzlük çektiğine ve yatalak halde olduğuna işaret etti.
“Değerlendirmelerden sonra hastamıza bir hedef belirleyerek egzersizlere başladık.” diyen Bekdemir şunları kaydetti: “Eklem ağrılarını azaltmak için hastamızın eklemlerini açmamız gerekiyordu. Sonrasında oturma dengesini sağlamak. Bir sonraki aşmada ise hastayı mümkünse ayakta tutmak, daha sonra da yürütmekti. Bu programda hem klasik manuel fizik tedavi hem de robotik tedaviyi aynı anda kullandık. Manuel tedavi olarak hastaya eklem açma, germe, güçlendirme ve denge egzersizleri verdik. ‘Robotik lokomat terapisi’ne hazırlamak için hastamıza yatar pozisyonda yürüme egzersizleri yaptırarak tansiyonunu düzenledik.”
“MÜMKÜNSE ARTIK TEK BAŞINA YÜRÜYEBİLİR DURUMDA OLMASINI HEDEFLİYORUZ”
Robotik lokomat terapisinde hastanın yürütüldüğü sırada karşısında da sanal gerçeklik ekranında yürüyüş ile eş güdümlü hedefler ile sık tekrarlı yoğun bir egzersiz yapmış olduğunu ifade eden Bekdemir, “Bu da hastanın motivasyonunu artırıyor. Robotik lokomat sistemi ile hastaların manuel tedavide uzun sürede aldıkları başarıyı daha kısa bir sürede almaları sağlanıyor. Bir aydır devam eden robotik lokomat terapisi ile beraber hastanın mümkünse artık tek başına yürüyebilir durumda olmasını hedefliyoruz.” diye konuştu.
Büşra Cısdık ise ağabeyinin önce eklem ağrılarından dolayı tedavi olmak istemediğini ve eve gitmek istediğini söyledi.
Cısdık, “Ağabeyim egzersizler ile kasları açılmaya başladıktan sonra olumlu gelişmeleri gördüğünde tedaviye daha çok bağlandı. İlk geldiğimizde sınırlı hareketleri vardı. Şu an elini kaldırabiliyor, parmaklarını kullanabiliyor ve destekli de olsa yürüyebiliyor. Çok yol kat etti ve daha da devam ediyoruz tedaviye.” ifadesini kullandı.
